Bugün öğlen menümde karoten, askorbik asit,iyot, kükürt, tiamin, riboflavin, likopen, kalsiyum, epigallokateşin gallat, flavonoid, demir, bakır, çinko, fosfor vardı.
Aslında ne yedim: mercimek çorba, marul, turp, havuç, mor lahana, yoğurt, tam buğday ekmeği, üzerine naneli yeşil çay...
Kulağa aşırı kimyasal gelse de şahsi kimyamıza faydası büyük.Kimyamıza faydası olanın fiziğimize de faydası olacaktır.
Psikolojimize faydası tartışılmaz, renk renk sebzeler görünce gözümüz de mutlu olacaktır, ruhumuz da. Bir düşünün tabağınızda yeşil, turuncu, sarı, kırmızı, mor renkler ahenk içinde ve biliyorsunuz ki her renk farklı tualde etkili..Her renk, hücrenizi yenileyici, zarar veren maddeleri hapsedip sınır dışı edici, savaşa hazırlayıp direncinizi arttırıcı.Biyolojik savaş filminin baş rolünde Antioksidan oynuyor.Antioksidanlar heryerde, görmemezlikten gelmeyin, sebze ve meyve tüketin!!!
Biri saça, biri tırnağa, biri kalbe, bir diğeri göze iyi gelen renkler tabağınızda olsun...
Demem o ki renkli düşünün renkli yemek yiyin..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder