Öncelikle bu yazımı okursanız sevinirim;
http://yiyorumzayifliyorum.blogspot.com/2013/01/deyimler-tuzlugu.html
Meniere sendromu belirtileri yüz yıl evvel Prosper Meniere adında bir Fransız tarafından açıklandı. Tarif ettiği tipik belirtiler gelip giden işitme kaybı ile beraber baş dönmesi, kulak çınlaması ve etkilenmiş olan kulakta bir basınç hissi duyulmasıdır.
http://yiyorumzayifliyorum.blogspot.com/2013/01/deyimler-tuzlugu.html
Meniere sendromu belirtileri yüz yıl evvel Prosper Meniere adında bir Fransız tarafından açıklandı. Tarif ettiği tipik belirtiler gelip giden işitme kaybı ile beraber baş dönmesi, kulak çınlaması ve etkilenmiş olan kulakta bir basınç hissi duyulmasıdır.
Menier sendromu önce bir kulağı etkiler ve vakaların %25 ila %50'sinde ilerde ikinci kulak da etkilenir. Bu hastalığın nedeni henüz bilinmiyor. Labirent denilen iç kulakta sıvı artışı görülüyor. Bu sıvı fazlası labirent zarında basınç yapar. Bu zarı bozar ve bazen de yırtar. Neticede denge ve işitme duyuları bozulur.
Başdönmesi, kulakta dolgunluk hissi, çınlama ve işitme kaybı ile seyreden bir hastalıktır. Bu şikayetlerden tamamı görülebileceği gibi sadece biri de görülebilir. Kontrolsüz ve tedavisiz hastalarda zamanla tüm şikayetler ortaya çıkar. Bu hastalarda yüksek ses kulakta ağrı yapabilir. Şiddetli başdönmesine bulantı ve kusma eşlik edebilir.
Semptomlar genellikle orta yaşlarda başlar. Erkeklerde kadınlardan daha sık görülür. Meniere'li hastalarda mevsimsel şikayetler ya da gıdalara bağlı yakınmalarda artışlar saptanmıştır. Bu hastalarda allerjinin tedavisi ile vertigo ve Meniere ait semptomlarda da azalmalar tespit edilmiştir.
Meniere hastalığında medikal tedavide amaç semptomların kontrolüdür. Meniere'de patolojik olayın düzeltilmesinde medikal tedavinin etkileri yoktur.
40'lı ve 50'li yaşlarda insanlarda Meniere hastalığı gelişebilmektedir. Ancak diğer yaş gruplarındaki insanlarda da fazlalıkla rastlanabilmektedir, hatta çocuklarda bile..
Meniere Hastalığının kesin teşhisini koymak zordur. Teşhise götüren en önemli faktör hastanın anlattıklarıdır. Baş dönmesinin süresi, sıklığı, derecesi beraberinde olan semptomlar hastalığın nedeni hakkında bilgi verirler.
Muayene sonrasında yapılacak ilk tetkik odiometri adı verilen işitme testleridir. Bu testlerde işitme kaybının varlığı ve iç kulağın durumu hakkında bilgi edinilir. Kalın seslerdeki iç kulak tipi işitme kaybı Meniere Hastalığı olabileceğini akla getirir
Vertigo ( baş dönmesi ) ile meniere hastalığı gelişebilmektedir.Meniere hastalığında tek bir neden yoktur,bunun yanında pek çok neden birlikte meniere'e sebep olabilmektedir.
Bu sebepler arasında;
Belki de bir tıkanma ya da anatomik anormallik yetersiz sıvı drenajı,
Anormal bağışıklık cevap
Alerjiler
Viral enfeksiyon
Genetik yatkınlık
Kafa travması ve Migren
Baş dönmesi atağı sırasında görülen hastalar genellikle yatırılarak tedavi edilir. Stres önemli rol oynadığı için hastanın rahatlatılmasına çalışılır. Serum takılarak sıvı verilir. Serum içine veya ağızdan verilen baş dönmesi ilaçları genellikle şikayetleri azaltır ve hastayı rahatlatır. Kortizon tedavisi de uygulanan yöntemler arasındadır. Bilindiği üzere kortizon tedavilerinde tuz kısıtlaması yapılmalı.
Hastanın ödem problemi nedeniyle diüretik ilaçlar tavsiye edilmekte. Bu yüzdendir ki hastada mineral eksiklikleri olmasın diye potasyum mineral desteği ve potasyum yönünden zengin besinler önerilmektedir.
Sık atak geçiren hastalarda bunları önlemek için bazı tedbirler alınabilir. Bunun için şunlar sayılabilir.
-Aşırı tuz, şeker, alkol ve kafein almamak
-Stresten uzak durmak
-İdrar söktürücü ilaçlar kullanmak
-Baş dönmesine karşı ilaçlar kullanmak (en sık kullanılanı Betaserc'tir).
Beslenme Tedavisi :
Sodyum alımı kısıtlanmalı. Bunun için hastanın günlük tuz tüketiminin kısıtlanması gerekmektedir.1500 mg/günlük tuz alımı idealdir.
Bunun yanında kafein,alkol alımı da kısıtlanmalıdır.
En önemli tuzsuz diet: Furstenberg rejimidir
Furstenberg Diyeti: Sıvı alımı kısıtlanmaz, bununla birlikte çok fazla miktarda su tüketimi önerilmez. Su içilirken aniden yüklenmek yerine yavaş ve yudum yudum içmek tavsiye edilir.
1934'te Furstenberg Meniere Hastalığındaki semptomların Sodyum retansiyonuna bağlı olduğunu göstermiştir. Diyette tuz kısıtlaması önermiş, diüretiklerin vertigo ataklarını kontrol ettiğini ortaya koymuştur.Sodyumdan zengin besin alımı kısıtlanır.Tüm yiyeceklerin tuzsuz hazırlanması önerilir.
Yumurta, balık , et, ekmek, pirinç, makarna,meyve, sebze, süt, yağ, bal, şekerde kısıtlama yoktur.
Tuzlu et ve balık, tuzlu ekmek, tuzlu yağ, ıspanak,peynir, zeytin, havuç, marul, istiridye,lakerda ,hazır cipsler,tuz ile kavrulmuş kuruyemişler, salamura besinler (özellikle turşular,salamura yaprak vs..)kısıtlanmalıdır
Şalgam, kırmızı turp, incir, pancar, çilek, tereyağı, balkabağı, yerfıstığı vb. gıdalar haftada ikiden fazla tüketilmemelidir.
Tuz yerine KCI( piyasada bulunana potasyum tuzu) kullanılabilir.
Eğer hastalar diabetikse veya kolesterolleri yüksek düzeyde ise, hastaya kilo kaybı diyeti ve egzersiz de önerilmelidir.
Hastaların bağışıklık sistemini güçlendiren beslenme destek ürünleri de tavsiye edilir. Özellikle bağışıklık güçlendirici bir beslenme tarzı hastaların yaşam kalitesini arttırır.
Bunun için sebze ve meyve ağırlıklı beslenmek, özellikle antioksidan A,C,E vitaminleri almak gerekmektedir.
Meniere hastalığı kronik bir hastalık olarak kabul edilse de, çeşitli tedavi stratejileri beslenme de yapılacak düzenlemeler ile semptomları hafifletmek ve hastalığın yaşam süresince uzun vadeli etkilerini en aza indirmeye yardımcı olabilmektedir.